Binbaşım, bu delikanlı Teğmen İhsan..<br /> D - AlıntıSöz

Binbaşım, bu delikanlı Teğmen İhsan..
Doktor Hasan azarladı:
Merasimi bırak.
İhsan'a döndü:
Ne istiyorsun?
Buradaki askerlerimizden biri hastalanırsa, hastaneye siz sevk ediyorsunuz değil mi?
Evet ama sana ne?
Nasıl sevk ediyorsunuz?
Doktorun yüzü morarmaya başladı:
Allah Allah! Adam beni sorguya çekiyor. Yazıyorum, gidiyor.
İngiliz Komutan onaylamadan mı?
O onaylamadan, burada yaprak bile kımıldamaz.
Yüzbaşıya, Bu ne şaşkoloz adam diye homurdandı. İhsan duymazlıktan geldi:
Binbaşım, siz her gün, birkaç askeri, veba veya kolera şüphesi ile hastaneye sevk etseniz, ne
olur?
Ne olacak, kıyamet kopar!
Birden ayıldı:
Kütahya - Eskişehir Savaşına Hazırlık 73
Yoksa senin niyetin, bulaşıcı hastalık korkusuyla İngilizleri Selimiye'den kaçırtmak mı?
Evet. Buraya gelmeden başhekimle konuştum, Haydarpaşa Hastanesi, istediğimiz gibi rapor
verecek.
Doktor gözlerini kıstı:
Sonra da depolarda ne var ne yok, toparlayıp Anadolu'ya mı yollayacaksınız?
Hikmetle Hakkı korkuyla bakıştılar. Haydarpaşa Başhekimi Ziya Bey'den, doktor hakkında
bilgi almış olduğu için İhsan sükûnetle, Evet efendim.. dedi, ..yardımcı olmak istemez
misiniz?

Diğer Turgut Özakman Sözleri ve Alıntıları